Paraguay’da yaşadığım tersliklerden dolayı bloğa İguazu şelaleleri ile ilgili yazıyı bir türlü giremedim. İguazu’dan sonra iki ülke değiştirdim ama yazısını yazmak bugüne kısmetmiş. Size hiç ansiklopedik bilgi vermeden bol fotoğrafla Iguazu günümüzü anlatayım. Önceki yazıları okuduysanız Brezilya’dan kaçar adım Arjantin sınırına gitmeye karar vermiştik. Arjantin sınırında Foz do Iguaçu isimli Brezilya kenti var. İguazu şelaleleri en iyi Arjantin tarafından gezilebildiği için Arjantin’e geçmeye karar vermiştik.
Foz do Iguaçu’dan 4 real verip dolmuş ile kolaylıkla Arjantin’e yani Iguazu kasabasına geçtiğimizde Brezilya tarafında hiç bir şey yemediğimiz için karnımız iyice acıkmıştı. O yüzden İguazu’nun tahmin ettiğimizden daha küçük bir kasaba olduğunu da görünce daha terminale varmadan merkezde dolmuştan indik. Saat neredeyse 11 olmuştu ama nedense hiç bir dükkan açık değildi. Tek tük bir kaç tuhafiyeci yerlere paspas yapıyor, kepenklerini yeni açıyorlardı. Yaklaşık 15 dakika sokak sokak dolaşıp oturabileceğimiz bir cafe aradık. Bir tane pastane açıktı ama içeride masa yoktu. Baktık olacak gibi değil gidip o an kapalı olan bir restorantın dışarıdaki masalarından birine oturmaya karar verdik. Zaten restorantın hemen yanında da Turizm İnformasyon bürosu vardı. Eşyaları masaya bırakıp hemen turizm bürosuna girip, şelalelere nasıl gidileceğimiz, nerede pBara bozdurabileceğimiz gibi konularda bilgi aldım. Brezilya’dan sonra İspanyolca konuşulan topraklara geçmek ne güzel. Bir de Enformasyon memuru iyice geveze çıktı. İguazu ve şelaleler hakkında ne biliyorsa heyecanla anlattı.
İnformasyon faaliyetinden sonra döviz bürosuna gidip yanımızda kalan realleri Arjantin Peso’suna çevirttirdik biraz da dolar bozdurduk. 1Dolar 4.30 peso yapıyor. Paraları bozdurduktan sonra guruldayan midelerimizi susturmak için açık olan pastaneye gidip empanadas aldım. 6 tane empanadas için 24 peso verdim. Artık karnımızın açlığından mı bilemiyorum empanadaslar pek bir lezzetli geldi bize.
Karnımızı doyurduktan sonra Terminale doğru yürüdük. Arjantin tarafındaki İguazu kasabası, Brezilya tarafındaki şehrin yanında mezra gibi kaldığı için terminale 10 dk yürüyüşten sonra varabildik. Terminalde ilk işimiz eşyalarımızı emanethaneye bırakarak büyük bavullarımızdan kurtulmak oldu. Şelaleler için otobüsler de terminalden kalkıyor ve gidiş dönüş 20 peso ödüyorsunuz. Hemen otobüslerden birine binerek Şelalelere doğru yola çıktık. 20 dakika sonra park alanının kapısındaydık.
Park girişi yabancılar için 100 peso ancak Paraguay, Arjantin ve Brezilya vatandaşları daha ucuz. Gişedeki görevliye Brezilyalı numarası yapayım dedim. Yemedi. Paşa paşa 100 pesoyu ödeyip biletimi aldım.
Bu arada gidecek olanları uyarayım park alanı mahrumiyet bölgesi. İçeride bir şişe suyu 18 Pesoya satıyorlar. O yüzden siz siz olun parka gitmeden önce yanınıza su ve yiyecek almayı unutmayın. Yanınızda termos varsa park içerisinde belli noktalarda suyu içilebilir çeşmeler var onları kullanabilirsiniz.
Arjantinlileri kutlamak gerekiyor. Gerçekten çok güzel bir park yapmışlar. Parkın içerisinde küçük bir tren var o tren ile park içerisinde seyahat ediyorsunuz. Eskiden benzeri İzmir Fuarında vardı öyle bir trenin. Tren ile yapılan seyahatler park ücretine dahil olduğu için ayrıca bir ücret ödemiyorsunuz. Parkın içerisinde 3 ana gezi bölümü var. Bu bölümler arasındaki geçişi tren ile yapıyorsunuz. Iguazu gezisi minimum 6-7 saat ayırmanız gereken bir gezi o yüzden parka ne kadar erken giderseniz o kadar iyi. Parka girdikten sonra tren ile ilk gezi bölümüne gidiyorsunuz. Trenden indikten sonra ormanın içerisinden yürüyerek demir köprülere çıkıyorsunuz. Arjantinliler park içerisine kilometrelerce demir köprü döşemişler. Bu köprüler sayesinde irili ufaklı onlarca şelaleyi her açıdan görmeniz mümkün.
Buraya kadar gelmişken suya girmem, yüzmem lazım diyorsanız Park ücretine dahil olarak tekne ile San Martin adasına geçip oradaki plajda yüzebilirsiniz. Bu hizmet saat 3’e kadar var. Biz teknenin kalktığı yere geldiğimizde saat 3 olduğu için yararlanamadık bu hizmetten. Keşke diğer kısımları gezeceğimize önce yüzme işini halletseydik. Park ücretine dahil olmayan başka bir tekne turu seçeneği daha var. Park içerisinden tekneye binip şelaleler arasında gezebiliyorsunuz.
Birinci kısımdan sonra diğer iki gezi bölgesine de trenle geçip yine ormanın içinden yürüyerek demir köprüler üzerinden şelaleleri farklı açılardan görüyorsunuz. Arjantinliler parkı o kadar güzel yapmışlar ki gün boyu zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.
Parkın size bir diğer sürprizi ise adım başı karşınıza çıkan maymun ve “Koati”ler. Koati gerçekten çirkin bir yaratık, bir de acayip arsız. Dinlenmek için oturduğunuz zaman etrafınızı sarıp hemen çantanıza musallat oluyorlar.
Şelaleler hakkında hiç ansiklopedik bilgi verme niyetim yok ama şunu söyleyeyim bu şelaleleri görünce bizim Türkiye’deki şelaleler çocuk parkı fıskiyesi gibi geliyor. Umarım bu satırları okuyan herkes bir şekilde bu şelaleleri görme fırsatını yakalar. Gerçekten unutulmayacak bir deneyim.
Parkı gezdikten sonra terminale dönüp ne yapacağımızı tartıştık. Ortak karar en kısa zamanda Karayiplere doğru ilerlemek olduğu için Arjantin gezisini ilerleyen zamanlara bırakarak Paraguay’a geçmek olduğu için Paraguay otobüs biletlerinin satıldığı yazıhaneye gidip 10 pesoya biletlerimizi aldık.
Sonraki yazı
Dünyanın en garip sınır geçişi
4 Responses to Geç kalmış bir İguazu yazısı
Adeta cennet , ölmeden önce görmem lazım :)
Çok güzel fotoğraflar çekmişsiniz.
Teşekkür ederim. Ancak ben bildiğiniz kötü fotoğrafçıyım, İguazu güzel bir yer olduğu için ne kadar kötü fotoğraf çekerseniz çekin fotoğraflar güzel çıkıyor :)
Her yer şelale ama ücretler pahalı mı değil mi bilemedim ben. Gerçi bunları görmek için de verilir o para. Birde neden Brezilyalı, Uruguaylı ya da Paraguaylı çok para veriyor onu anlamadım. :D